Şirketimizin Genel Kurul Trajedisi

Kazan A.Ş. Genel kurul toplantısının  yaptırılması için tüm hukuki yollara başvurulmuş ancak bugüne kadar olumlu sonuç alınamamıştır. En son 3 Nisan 2010 tarihinde yapılan toplantı denetçiler katılmadıkları için  sonuçlanmamıştır. Aşağıdaki adreste  görebileceğiniz fotoğraflar Mülkiyeliler Birliğindeki kavga ortamının sorumlularının kimler olduklarını açıkça göstermektedir.

Bilgilerinize sunulur.

http://www.mulkiye.org.tr/filesandimages/file/HUKUK/RKETMZN%20GENEL%20KURUL%20TRAJEDS.pdf

BİRLİKTE YÖNETELİM GRUBU SEÇİM DUYURUSU


Değerli Mülkiyeliler,
Mülkiyeliler Birliği Derneği’nin 43 üncü Olağan Genel Kurul Toplantısı çoğunluksuz olarak 25 Mart 2012 Pazar günü Saat 09.30’da Fakültemiz Aziz Köklü Salonunda yapılacaktır.
Mülkiye Topluluğuna hizmet etmek için birbirinden farklı mezun gruplarının seçime katılmak üzere hazırlık yaptıklarını görmek, halen yönetim görevini sürdürmekte olan Grubumuzu memnun etmektedir.
Seçimlerle ilgili görüş ve düşüncelerin açıklanması, toplantı ve görüşmelerin yapılması gibi konularda tüm grupların Mülkiyeliler Birliği olanaklarından eşit ölçüde yararlanabilmeleri amacıyla yayımladığımız duyuru daha önce bilgilerinize sunulmuştur.
Önümüzdeki genel kurulun Mülkiyelilere yaraşan bir ortamda, barış, kardeşlik ve huzur içinde gerçekleşeceğine inanıyor, Mülkiye Topluluğuna hizmet amacıyla seçime katılmak isteyen tüm kişi ve gruplara başarılar diliyoruz.
Bu çerçevede, Birlikte Yönetelim Grubu’nun geleceğe yönelik yaklaşımlarını da sizlerle paylaşmak istiyoruz.
Mekteb-i Mülkiye’den bugünlere uzanan yolda 152 inci kuruluş yıldönümünü gururla kutladığımız Siyasal Bilgiler Fakültesi; yetiştirdiği bilim insanları, aydınlar, siyasetçiler ile devletin ve özel sektörün her kademesinde başarıyla görev yapan mezunlarıyla birlikte çok saygın bir kurumdur.
Tarihi boyunca aydınlanmanın öncüsü olan, hukukun üstünlüğünü, laik ve sosyal devlet anlayışını, çağdaşlaşmayı ilke edinen Fakültemiz mezunlarının 1946 yılında Ankara’da kurduğu Mülkiyeliler Birliği, siyasal ve kültürel hayatımızda özgürlükçü, demokrat ve devrimci bir gelenek yaratmıştır.
Bu gelenekten güç alan Mülkiyeliler Birliği, demokrasi, bağımsızlık, aydınlanma ve emek mücadelesinde her zaman ön saflarda yer almış, toplumsal hafızamızda önemli yeri bulunan olaylara ev sahipliği yapmış, despotik iktidarlara karşı çıkan aydınlar, devrimciler, siyasetçiler ve daha birçok muhalif için gerçek anlamda sığınak olmuştur.
Tarihi ve kültürel önemine rağmen Kızılay’ın merkezinde bulunan binalarımız ve bahçemiz, 2010 yılı öncesinde Dernek Yönetiminde bulunan “Gelenekten Geleceğe” Grubu tarafından “yenileme projesi” adı altında hukuka ve Mülkiye geleneklerine aykırı uygulamalarla yıkılmak istenmiş, ancak Mülkiye Topluluğunun gösterdiği büyük tepki sonucunda bu Grup seçimleri kaybetmiştir.
Bu gelişmenin ardından 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu çerçevesinde Kızılay’daki malvarlıklarımız koruma altına alınmıştır. Bu karar, yıllardır Ankara’da yaşayan insanların kentsel hafızasında yer eden mekânların kaybolmasını istemeyen pek çok Mülkiyeli ve Mülkiye dostunun kaygı ve endişelerini gidermiştir.
Ancak, seçimleri kaybetmeyi içlerine sindiremeyen bazı kişilerin Mülkiye Camiasında büyük tahribat yaratan faaliyetleri henüz sona ermemiş, koruma altına alınan binalarımızla ilgili yıkım projesini uygulama imkânları kalmaması nedeniyle bugünlerde herkesten daha çok “korumacı” kesilmişlerdir. Medya aracılığıyla yaptırdıkları yayınlarda; daha iki yıl önce yıkıp yok etmek istedikleri binalarımızı ve bahçemizi, bir “Gelenekten Geleceğe” mekânı olarak göstermeye çalışmakta ve bu şekilde Mülkiye kamuoyunu aldatabileceklerini zannetmektedirler.
Oysa, 2004-2010 yılları arasında 6 yıl boyunca Mülkiyeliler Birliğini bütün organlarıyla birlikte, tek başlarına dikensiz gül bahçesi olarak yöneten “Gelenekten Geleceğe” Grubuna mensup bazı kişilerin, çok önceki yıllardan beri sürekli olarak yönetimde bulunmak için, tıpkı bugünlerde olduğu gibi, aşırı derecede gayretli olmalarının gerçek sebepleri artık bilinmektedir.
Dernek, vakıf ve benzeri kurumlardaki yöneticilik görevleri herhangi bir karşılık beklemeksizin gönüllü olarak üstlenilir, birkaç dönem yapılır ve daha sonra da nöbet devredilir. Olması gereken davranış budur. Aşırı hırs ve makul şekilde açıklanamayan sebeplerle başkalarına hayat hakkı tanımayan kişi ve grupların kendi topluluklarında yarattığı tahribat ve zararların telafi edilmesi hiç de kolay değildir.
Değerli Mülkiyeliler,
Bugünlerde genel kurula hazırlanan gruplarca işbaşındaki Vakıf Yönetimi tarafından alınan 05.01.2012 tarihli kararın, haksız ve abartılı şekilde eleştiri konusu yapıldığı görülmektedir. Oysa, karar metninden açıkça anlaşılacağı üzere “restorasyon karşılığı kiralama” yöntemi en son başvurulacak seçenek olarak ifade edilmiştir.
İki yıl önce göreve gelen “Birlikte Yönetelim Grubu”, o dönemde henüz koruma altında bulunmayan binalarımız ve bahçemizi kentsel dokuya ve çevreye saygılı bir yaklaşımla onarmayı, bu amaçla bir onarım ve yenileme projesi yaptırmayı, bu projenin gerektirdiği finansmanı öncelikle kendi öz kaynaklarımızla sağlamayı seçim bildirgesinde taahhüt etmiştir.
Sosyal tesislerimizin işletmesini üstlenen Vakıf Şirketi Kazan AŞ’nin sahip olduğu gelir ve kârlılık potansiyelinin mevcut binalarımızın onarımı için gerekli öz kaynağı ve finansmanı yaratabileceğini sürekli olarak savunan Grubumuzun bu iddiası halen devam etmektedir. Yapmak istediğimiz bütün işleri, öncelikle kendi öz kaynaklarımızla ve kamu kaynaklarıyla finanse etmek konusunda iddialıyız.
Ancak, Birlikte Yönetelim Grubu’nun bu iddiasının gerçekleşmesi halinde Mülkiye Camiasında hiçbir itibarlarının kalmayacağını bilen eski yönetim mensupları, akla hayale gelmedik hileli yollara başvurmak ve hukuk sistemimizdeki zafiyetlerden yararlanmak suretiyle Kazan A.Ş. yönetimini iki yıl boyuncabloke ederek devretmemeyi başarmışlardır. Bu şekilde mevcut binalarımız ve bahçemizin özkaynaklarımızla onarılması iki yıl geciktirilmiş ve daha önce verdikleri zararlara ilave olarak bu konuda da büyük bir tahribat yaratmışlardır.
2007 yılından beri Kazan A.Ş.’yi yönetenler, Kızılay’ın merkezinde benzeri olmayan ve gerçekte çok kârlı olduğu bilinen sosyal tesislerimizin potansiyel kaynaklarını çok kötü yönetmekte ve israf etmektedir. Yasalara aykırı ve usulsüz işlemlerle gerçekleştirdikleri kayıp, kaçak ve sızıntılarla öz kaynaklarımızı işletmenin dışına çıkarmakta ve bu kaynakların Mülkiyelilerin ortak çıkarları için doğru ellerde kullanılmasını engellemektedirler.
Bu Grubun vergi yasalarına aykırı ve usulsüz işlemleri, Vakıf Denetçileri tarafından tespit edilerek inceleme yapılması amacıyla Maliye Bakanlığına bildirilmiş, ancak 2011 yılında yürürlüğe giren 6111 sayılı Kanunla getirilen hükümler çerçevesinde Bakanlıkça vergi incelemesi yapılamamıştır.
Kazan A.Ş. yöneticileri, 6111 sayılı Kanunun getirdiği incelenmeme avantajından faydalanmak amacıyla 2008, 2009 ve 2010 yıllarında kayıt dışı bıraktıkları Şirket hâsılatı için düzeltme beyannamesi vermek suretiyle pişmanlık bildiriminde bulunmuşlar, Şirketin üç yıllık gelirlerinden bir kısmını Devletten ve Mülkiye kamuoyundan kaçırdıklarını kabul etmişlerdir.
Değerli Mülkiyeliler,
Önümüzde genel kurulda Yönetime talip olmak için hazırlık yapan kişi ve grupların halen iş başındaki yönetime ilişkin eleştirilerinin başında; “…Mevcut yönetim ile geçmiş yönetim arasındaki didişme ve kayıkçı kavgası nedeniyle hiçbir iş yapılmadığı …” şeklinde özetlenebilecek eleştiriler yer almaktadır.
Özellikle Dernekte olup bitenleri yakından izleme fırsatı bulamayan üyelerimizi yanıltmak amacıyla yapılan bu tür eleştiriler son derece yüzeysel ve haksızdır. Tam tersine, bir yandan hiç bir yönetimin karşılaşmadığı sorunlarla mücadele edilirken, diğer yandan da birçok etkinlik yapılmış, Sevgili Bilsay KURUÇ Hocamız için çok beğenilen güzel bir Armağan Kitap çıkarılmış, aynı zamanda ülkede yaşanan olaylar karşısında gerekli tepkiler gösterilmiştir.
İlgilenen üyelerimiz son iki yılda gerçekleştirilen etkinlikleri aşağıdaki linkte görebilirler.
Etkinliklerimizi yakından izleyen, beğenen ve devamını isteyen çok sayıda Mülkiyeli bulunduğu gibi bu faaliyetleri eksik bulan, eleştiren ve daha iyisini isteyen üyelerimiz de vardır. Bu son derece doğaldır.
Örneğin bu kadar zor şartlara rağmen sadece burs verilen öğrenci sayısı bile “hiç bir iş yapılmadığı” şeklindeki yüzeysel eleştirilerin ne kadar haksız olduğunu ortaya koymaktadır.
Birlikte Yönetelim Grubunun göreve geldiği 2010 yılı Mart ayında burs verilen öğrenci sayısı 47 idi. Binaları müteahhide devretmeyi planlayan o dönemin yöneticileri doğal olarak burs verilen öğrenci sayısını azaltmıştı. Görevi devraldıktan sonra yapılan ilk iş, çok kısıtlı kaynakların en önemli bölümünü burs ve sosyal yardımlara ayırmak oldu. 2010 yılında toplam 161 öğrenciye, 2011-2012 yıllarında ise 181 öğrenciye burs ve sosyal yardım veriliyor. Burs verilen öğrencilere yılda 1800 TL, sosyal yardım verilenlere ise yılda 700 TL ödeniyor.
Değerli Mülkiyeliler,
Derneğimizin faaliyetlerini geliştirmek ve daha üst noktalara taşımak açısından iyi niyetle, yapıcı bir yaklaşımla eleştiren, öneri ve katkı sağlayan üyelerimize teşekkür ediyor, bütün üyelerimizden aynı katkıları bekliyoruz.
Bu çerçevede, geçtiğimiz iki yılda yaşanan zorlu koşullarda yaptığımız çalışmalara ilave olarak, aşağıda sıraladığımız görevleri önümüzdeki dönemde gerçekleştirmek için sizlerden yetki istiyoruz.
·Başta emekli hocalarımız olmak üzere tüm hocalarımız ve mezunlarımızla beraber Mülkiyeler Birliği’nin, ülke gündemine ve sorunlarına kafa yoran, çözüm önerileri üreten bir kültür merkezi olma özelliğinin daha da geliştirilmesi,
·Fakültemizle samimi bağların sürdürülmesi, mezunlarımız ve üyelerimiz ile Mülkiyeliler Birliği arasında daha aktif ilişkiler kurulması,
·Mevcut binalarımızı, kent dokusuna saygı duyarak, bahçesi ve ağaçlarıyla birlikte korumak, yaşatmak, mevcut alanları gözden geçirmek ve yeniden düzenlemek suretiyle ihtiyaca göre ek kullanım alanları yaratılması, bunu yaparken, Mülkiyeliler Birliği’nin öz kaynaklarının artırılması ve bütün projelerimizin öz kaynaklarımız ve kamusal kaynaklarla karşılanmasına öncelik verilmesi,
·Koruma altına alınan binalarımızda restorasyon amacıyla geliştirilecek proje seçenekleri konusunda üyelerimizin görüşlerine, beğeni ve tercihlerine öncelik verilmesi,
·Selanik Caddesindeki binamızın; kültürel ve sosyal faaliyetlerimizin yapılmasına imkân verecek şekilde düzenlenmesi, içinde konferans salonu, seminer salonu, okuma salonu, müzik odası ve öğrenci toplulukları için çok amaçlı çalışma odaları bulunan bir MÜLKİYE EVİ haline getirilmesi,
·Bahçemizin yeni bir peyzaj projesiyle yeniden düzenlenmesi,
·Hiçbir bilgi, belge ve raporu üyelerinden gizlemeyen, şeffaf, hesap veren, üyelerinin geleceğini ipotek altına almayan bir yönetim olarak çalışılması,
·Mülkiyeliler Birliği Vakfına ait Kazan A.Ş.’ni devir aldıktan sonra, Şirketin çok düşük düzeyde kâr elde etmekten kurtarılması, Mülkiye projelerine kaynak yaratacak ölçüde verimli ve kârlı bir işletmecilik yapabilecek bilgi ve deneyime sahip başarılı bir yönetim yapısına kavuşturulması,
·Kazan A.Ş.’ye kiralanan sosyal tesislerde Mülkiyelilere yaraşır şekilde kaliteli hizmet sunulması ve uygun fiyatlar uygulanması,
·İstanbul Nakkaştepe ile Ankara İncek’te Mülkiyeliler Birliği’ne tahsis edilen Hazine arazileri üzerinde geliştirilen ve geliştirilebilecek projelerin öncelikler arasına alınması ve desteklenmesi,
·MÜYAP, Mülkiye Yönetim ve Araştırma Merkezi’nde daha aktif ve etkili çalışmalar yapılması,
·­Mülkiye mezunları ve öğrencilerinin uğradığı her türlü haksızlık, baskı, şiddet v.b.hukuksuz uygulamalara karşı çıkılması, üyelerimizin ve öğrencilerimizin desteklenmesi,
·Mülkiyeliler Birliği ve Vakfı’nın görsel malzemelerinin (fotoğraf, belge, ses kaydı vb) sistematik bir biçimde düzenlendiği ve kullanıcılara açık hale getirildiği bir Mülkiyeliler Birliği Belgeliği /Arşivi oluşturulması,
·Her geçen gün artan müze eşyaları ile zenginleşmekte olan Fakültemizdeki Mülkiye Müzesi’ne destek olunması.
Değerli Mülkiyeliler;
Yukarıda saydığımız görevleri yerine getirebilmek için sizlerden şimdiye kadar aldığımız katkı ve desteği sürdürmenizi bekliyor ve önümüzdeki genel kurulda Grubumuza güven tazeleyerek yetki vermenizi diliyoruz.
Ülkemizin ve Mülkiyeliler Birliği’nin sorunlarının çözümüne katkı sağlamak amacıyla birlik ve dayanışma ruhu içinde tüm zorlukları aşabileceğimize inanıyor, “Birlikte Yönetelim Grubu” olarak sizleri genel kurul toplantısına katılmaya ve Mülkiyenin bütün değerlerine sahip çıkmaya davet ediyoruz.
Saygılarımızla.

                          BİRLİKTE YÖNETELİM GRUBU